Pek çok kişi çevresindeki sesleri duyduğunu ama karşısındaki kişinin söylediklerini anlamakta zorlandığını fark eder. Özellikle kalabalık ortamlarda, fonda müzik veya uğultu varken, televizyon izlerken ya da telefonda konuşurken bu problem daha belirgin hale gelir.
Aslında bu durum, işitme kaybının en sinsi ve en sık göz ardı edilen belirtilerinden biridir.
İşitme sistemi, sadece sesleri duymaktan ibaret değildir. Kulaklarımız sesleri alır, işitme siniri bu bilgileri beyne iletir ve beyin de bu sesleri yorumlayarak anlamlandırır. İşitme kaybı yaşayan kişilerde, özellikle bazı frekanslardaki sesler yeterince net alınamadığı için kelimelerin bütünlüğü bozulur. Bu da özellikle şu durumlarda anlaşma güçlüğüne yol açar:
Kalabalık ve gürültülü ortamlarda
Kadın ve çocuk sesleri gibi ince tonlarda
Hızlı konuşan kişilerde
Telefon görüşmelerinde
Arka planda müzik varken
Kısacası işitme kaybı, her sesi eşit derecede etkilemez. Genellikle konuşmanın netliğini sağlayan bazı frekanslar zayıfladığında, kişi sesleri duysa bile anlamakta zorlanır.
Aşağıdaki durumları sık yaşıyorsanız, işitme kaybı açısından değerlendirilmeniz gerekebilir:
Konuşmaların yarısını tekrar ettirme isteği
"Televizyon çok mu sessiz?" diyerek sesi sürekli açma
Toplantılarda ya da kalabalık sofralarda konuşulanları kaçırma
Telefon görüşmelerinde sık sık yanlış anlama
Karşı tarafın dudak hareketlerine dikkat kesilme
Bu belirtiler genellikle yaşla birlikte artar ve toplumda “yaşlılık belirtisi” gibi görülse de, çoğu zaman erken dönemde fark edilip işitme testiyle değerlendirilebilir.
İşitme kaybı ilerlediğinde sadece duymayı değil, beynin konuşma çözümleme merkezlerini de etkiler. Eğer bir frekans uzun süre işitilemezse, beyin o bölgeyi tembelleştirir. Bu yüzden erken dönemde yapılan işitme testleri, olası kaybın tespit edilmesini ve gerekli müdahalelerin zamanında yapılmasını sağlar.
Modern işitme cihazları, sadece ses yükseltmekle kalmaz. Konuşmayı arka plan gürültüsünden ayırabilen, netleştiren ve kişiye özel frekansları dengeleyebilen sistemlerle donatılmıştır. Böylece sadece duymak değil, anlamak da kolaylaşır.
Eğer siz de “Duyuyorum ama anlamıyorum” diyorsanız, işitme sağlığınızı ihmal etmeyin. Erken dönemde yapılacak bir işitme testiyle hem işitme kaybınızın olup olmadığını öğrenebilir, hem de işitme cihazı ihtiyacınız varsa uygun seçenekleri değerlendirebilirsiniz.
👉 Merkezimizde ücretsiz işitme testi ve deneme cihazlarıyla işitme konforunuzu keşfedebilirsiniz.
Detaylı bilgi ve randevu için bizimle iletişime geçin.
Pek çok kişi çevresindeki sesleri duyduğunu ama karşısındaki kişinin söylediklerini anlamakta zorlandığını fark eder. Özellikle kalabalık ortamlarda, fonda müzik veya uğultu varken, televizyon izlerken ya da telefonda konuşurken bu problem daha belirgin hale gelir.
Aslında bu durum, işitme kaybının en sinsi ve en sık göz ardı edilen belirtilerinden biridir.
İşitme sistemi, sadece sesleri duymaktan ibaret değildir. Kulaklarımız sesleri alır, işitme siniri bu bilgileri beyne iletir ve beyin de bu sesleri yorumlayarak anlamlandırır. İşitme kaybı yaşayan kişilerde, özellikle bazı frekanslardaki sesler yeterince net alınamadığı için kelimelerin bütünlüğü bozulur. Bu da özellikle şu durumlarda anlaşma güçlüğüne yol açar:
Kalabalık ve gürültülü ortamlarda
Kadın ve çocuk sesleri gibi ince tonlarda
Hızlı konuşan kişilerde
Telefon görüşmelerinde
Arka planda müzik varken
Kısacası işitme kaybı, her sesi eşit derecede etkilemez. Genellikle konuşmanın netliğini sağlayan bazı frekanslar zayıfladığında, kişi sesleri duysa bile anlamakta zorlanır.
Aşağıdaki durumları sık yaşıyorsanız, işitme kaybı açısından değerlendirilmeniz gerekebilir:
Konuşmaların yarısını tekrar ettirme isteği
"Televizyon çok mu sessiz?" diyerek sesi sürekli açma
Toplantılarda ya da kalabalık sofralarda konuşulanları kaçırma
Telefon görüşmelerinde sık sık yanlış anlama
Karşı tarafın dudak hareketlerine dikkat kesilme
Bu belirtiler genellikle yaşla birlikte artar ve toplumda “yaşlılık belirtisi” gibi görülse de, çoğu zaman erken dönemde fark edilip işitme testiyle değerlendirilebilir.
İşitme kaybı ilerlediğinde sadece duymayı değil, beynin konuşma çözümleme merkezlerini de etkiler. Eğer bir frekans uzun süre işitilemezse, beyin o bölgeyi tembelleştirir. Bu yüzden erken dönemde yapılan işitme testleri, olası kaybın tespit edilmesini ve gerekli müdahalelerin zamanında yapılmasını sağlar.
Modern işitme cihazları, sadece ses yükseltmekle kalmaz. Konuşmayı arka plan gürültüsünden ayırabilen, netleştiren ve kişiye özel frekansları dengeleyebilen sistemlerle donatılmıştır. Böylece sadece duymak değil, anlamak da kolaylaşır.
Eğer siz de “Duyuyorum ama anlamıyorum” diyorsanız, işitme sağlığınızı ihmal etmeyin. Erken dönemde yapılacak bir işitme testiyle hem işitme kaybınızın olup olmadığını öğrenebilir, hem de işitme cihazı ihtiyacınız varsa uygun seçenekleri değerlendirebilirsiniz.
👉 Merkezimizde ücretsiz işitme testi ve deneme cihazlarıyla işitme konforunuzu keşfedebilirsiniz.
Detaylı bilgi ve randevu için bizimle iletişime geçin.